8 Ocak 2009 Perşembe

Bush un enteresan gafları.

Bush görevi sırasında çok konuşulan birçok gafa imza attı.İşte o birbirinden ilginç gaflardan bazıları;
  • İthalatımızın büyük bir kısmı yurtdışından geliyor.
  • Eğer işten çıkarıldıysanız yüzde 100 işsizsiniz demektir.
  • Düşünüyorum ki Amerikan halkı... Umut ediyorum ki Amerikalılar... Bir dakika düşünmüyorum, umut ediyorum ki Amerikan halkı bana güveniyor.
  • Beyaz Saray'ın nasıl bir yer olduğunu soran gence cevabı: ''Beyaz.''
  • NASA için uzay hala önemli bir öncelik.
  • Beni yanlış azımsadılar." (26 Eylül 2001 - Langley. Bush'u burada 11 Eylül saldırılarını gerçekleştiren teröristlerden bahsediyor. İngilizcede misunderstand kelimesi yanlış anlaşılmak, underestimate ise azımsamak anlamına geliyor. Bush iki kelimeyi "misunderestimate" olarak birleştirip "yanlış azımsamak" gibi kelime uyduruyor.)
  • Düşmanlarımız ülkemize ve insanlarımıza zarar vermek için bir an olsun düşünmeden durmuyorlar. Biz de öyleyiz." (5 Ağustos 2004)
  • Pek çok iyi doktor işini kaybediyor. Çok fazla sayıda kadın ve doğum uzmanı tüm ülkede kadınlarla olan aşklarını tatbik edemiyorlar." (6 Eylül 2004)
  • ABD ile Amerika (Japonya diyecek) 60 yıldır savaşta, 60 yıl önce savaştaydık." (29 Haziran 2006. Beyaz Saray'da Japonya başbakanı Junichiro Koizumi ile görüşürken.)
  • Başarısız olacağımız konusunda kafamda en ufak bir şüphe bile yok." (4 Ekim 2001 - Washington. 11 Eylül saldırılarından sonra yaptığı bir konuşma sırasında...)
  • Bulgaristan halkı bu başardıkları başarılar için kendileri ile gurur duymalı." (11 Haziran 2007 - Sofya)
  • Gerçekte makine satın alındığında birisi makine yapmak zorundaydı. Ve, birisi makineyi yaptığında, bunun anlamı makinenin yapıldığı yerde iş vardır." (27 Mayıs 2008 - Mesa, Ariz)
  • Kuşkusuz ki, bunun ne kadar zor olduğunu anlıyorum bayım. Ölen ailelerle konuşuyorum." (7 Aralık 2006)
  • Ve onların (teröristler) insan hayatına saygısızlıkları yok." (15 Temmuz 2008 - Beyaz Saray. Bush burada Afganistan'da düşmana karşı savaşanlardan bahsediyor.)
  • Karım Laura ile birimiz diğeri için mutlu bir yıl geçirdik.
  • Bizim üçüncü önceliğimiz eğitime birinci önceliği vermektir.
  • Biliyorum ki insanoğlu ve balıklar barış içinde bir arada yaşayabilirler." (29 Eylül 2000 - Saginaw, Michigan. Enerji politikalarını açıklarken.
  • Bu perşembe günü Reagan havalimanının uçakları ve gişeleri havalanacaklardır.
  • Görebildiğinizi düşündüğünüz şeylerin görünmeyen yanlarını göremezsiniz.
  • Eğer hiçbir konuda tavır alamıyorsanız, hiçbir konuda tavır alamıyorsunuz demektir.
  • İnsanlar bekliyor ki, biz başarısız olalım. Biz onların bu beklentilerinin ötesine geçmek zorundayız.
  • Bu sizin paranız. Bunu kazanmak için para ödediniz.
  • Ulusumuz birleşmek için birleşmek zorundadır.
  • Bu seçimi kazanıp kazanmayacağımı bilmiyorum. Sanıyorum ki kazanacağım ve başkanlık görevine hazırım. Eğer hazır değilsem o da sizin şansınız.
  • Başkan yardımcısına ilettiğim özel bir notun havayoluyla dağıtılmasından dolayı çok üzgünüm.
  • Tahminlerimiz tahmin edilenin ötesine geçecek.
  • Vergilerin düşürülmesine inanmamın nedeni her şeyden önce ona inanmamdır.
  • Bütçenin fazla vermesi, fazla bir para olduğunu gösterir. Fazla para olmasa bütçe fazla vermezdi.
  • Benim için en önemli olan şey en önemli şeyin ne olduğunu hatırlamamdır.
  • ...Sonra köpeğimi gezdirmeye çıktım. Yürüdüm, yürüdüm... Ve bir sürü şey yapabileceğimi düşündüm. Ne olduklarını şimdi hatırlamıyorum ama bu açıklamalarım işte o, orada aklıma geldi.
  • Her Amerikalının benim verdiğim her karardan sorumlu olduğumu bilmesini isterim. Tıpkı sizlerin her birinin bu karardan sorumlu olduğu gibi..." (20 Eylül 2000, Live With Regis)
  • Size burada konuşulanları dinleyeceğimi vaat ediyorum, hatta burada olmasam bile.
  • Pasif politikadan ve oylardan ve kurallardan sıkıldıysanız, bu sizi gıcık ediyorsa, gelin ve bizim kampanyamıza katılın." (16 Şubat 2000, Güney Carolina)
  • Bu ay hepimizin Koruma Ayıdır. Korumayı severim. Başkanlığa koşan bir insanın yaptığı bir iştir. Hepimiz korumalıyız." (28 Ocak 2000. Başkan, New Hempshiredaki bir ilkokulda Amerikalıların kutladığı Azim Ayıyla ilgili konuşuyor. Azim Ayı, İngilizce Perseverancedır. Bush ise, Azim Ayını "Preservation" kelimesini kullanıp, Koruma Ayı yapıyor.)
  • Küçük şirketin büyümesinin ne anlama geldiğini anlayabiliyorum. Ben de onlardan biriydim!" (19 Şubat 2000, New York Daily News)
  • Ailenize yemek "giydirmenin" ne kadar zor olduğunu biliyorum." (27 Ocak 2000, New Hampshire. Bush burada "put" kelimesi yerine "giyinmek anlamına gelen "put on" kelimesini kullanınca anlam değişiyor.)
  • Babamın yanında dururken ne kadar gururlanırdım. Onun karikatüristlerin ana malzemesi olacağını hiç tahmin etmezdim." (28 Şubat 2000, Newsweek dergisi)
  • Bir akıllı kişi, Oval Ofiste neler döndüğünü anladığında ben çoktan gitmiş olacağım.
  • Bazen kendime soruyorum: Neden? Neden Amerika dışında olanlar umurunda?
  • Düşünüyorum ki, burada olmamın nasıl hayal edilemez bir onur olduğunu hayal ediyorsunuzdur.
  • Ölümle sonuçlanan her silahlı çatışmaya karşılık ölümle sonuçlanmayan üç silahlı çatışma oluyor. Bu kabul edilemez bir şeydir. Bunu iyileştirmek zorundayız.

Hiç yorum yok: